- Tamamlanmamış cümlelerin sonuna konur:
sabahleyin her yerde bir telaş, bir koşturmaca…
Mahallede bir dedikodu yayılıyor ve bütün mahalleli sokağa…
Nihayet dik bir yokuşu çıkıyoruz ve karşımızda yemyeşil bir ova… - Kaba sayıldığı için veya bir başka sebepten ötürü açıklanmak istenmeyen kelime ve bölümlerin yerine konur:
Kılavuzu karga olanın burnu b…tan çıkmaz.
Ben bunları A… ‘dan aldığımı söylemiştim sana. - Alıntılarda; başta, ortada ve sonda alınmayan kelime ve bölümlerin yerine konur:
derken bir anda her yanımızda köpekler havlamaya başladı… - Sözün bir yerde kesilerek geri kalan bölümün okuyucunun hayal dünyasına bırakıldığını göstermek veya ifadeye güç katmak için konur:
Sana uğurlar olsun… Ayrılıyor yolumuz!
(Faruk Nafiz Çamlıbel) - Benzer örneklerin sürdürülebileceğini göstermek için konur:
Yalnızca öğrenciler değildi ağlayanlar, öğretmenler, veliler, gazeteciler…
Eski arkadaşlardan kimler yoktu ki dünkü yemekte: Fatih, Bülent, Emre… - Ünlem ve seslenmelerde anlatımı pekiştirmek için konur:
Gölgeler yaklaştılar. Bir adım kalınca onu kıyafetinden tanıdılar:
– Koca Ali… Koca Ali, be!..
(Ömer Seyfettin)
Koçlarım… Koçlarım benim!… - Karşılıklı konuşmalarda, yeterli olmayan, eksik bırakılan cevaplarda kullanılır:
– Alo, Kimsin?
– Hasan…
– Hangi Hasan?
– Komşun
– Sen misin, Hasan usta?
– Benim!..
UYARI: Üç nokta yerine daha az veya daha çok nokta kullanılmaz.