Kategoriler: İslam Medeniyetinin Doğuşu, Tarih
  • Orta Asya egemenliği için Abbasilerle Çinliler arasında yapılan Talas Savaşı’nda (751) Türklerin Abbasilerin yanında yer alması, Türk – Arap ilişkilerinin gelişmesini sağlayarak Türklerin Müslüman olma sürecini hızlandırdı.
  • Abbasiler, Emevilerin izlediği Arap milliyetçiliği politikasını terk ederek Arap olmayan Müslümanlara ve Türklere hoşgörülü davranmışlardır. Bu durum Türklerin, devlet ve ordu yönetiminde önemli görevlere getirilmesinde etkili olmuştur.
  • Abbasi Halifesi Harun Reşid, muhafız birliğini Türklerden meydana getirmiştir. Malatya’dan Tarsus’a kadar Bizans’a sınır bölgelerde kurulan Avasım eyaletlerine Türk askerler yerleştirilerek Bizans’tan gelebilecek tehditlerin önlenmesi hedeflenmiştir. Bu durum Abbasilerin Türklerin askeri yeteneklerine güvendiklerini gösterir.
  • Harun Reşid’in oğulları Halife Me’mun ve Mu’tasım Dönemlerinde ise Türklerin devlet içindeki etkileri daha da artmıştır.

Bilgi: Harun Reşid’in vefat etmesinden sonra oğulları arasında yaşanan hilafet mücadelesi Arap ve İranlıların iktidar mücadelesine dönüşmüştür. Halife Me’mun’u bu mücadelede İranlılar desteklediği için devlet içinde İranlılar etkin hale gelmişti. Ancak İranlıların güçlenmesini iktidarı için tehdit olarak gören Me’mun, Arap ve İranlılara karşı Türkleri orduda bir denge unsuru olarak gördü. Halifeliğinin son yıllarında Türkleri, askeri birliklerin arasına almaya başladı ve bunu bir devlet politikası haline getirdi.

  • Halife Mu’tasım zamanında devlet içindeki Türklerin durumu daha da güçlenmiştir. Afşin, Aşnas, Boğa el Kebir, Urtuç gibi Türk komutanlar, iç isyanların bastırılmasında görev almış ve Bizans üzerine Anadolu’ya yönelik seferlere de katılmışlardır. Bu dönemde halife, Bağdat’ın kuzeyinde sadece Türklere ait olan Samarra şehrini kurdurmuştur.
  • Türkler, zaman içerisinde sadece orduda değil siyasi alanda da söz sahibi oldular. Hatta Halife Mütevekkil’den itibaren halifelerin belirlenmesinde bile rol oynadılar. Bu durum Şii bir hanedan olan Büveyhilerin Bağdat’ı ele geçirmesine kadar devam etti. Bu olaydan sonra Abbasi halifeleri, bütün siyasi ve askeri otoritelerini kaybetti. Bu süreçte artık Bağdat, İslam dünyasının bir merkezi olmaktan çıkmıştır.
  • Büveyhilerin Bağdat’taki iktidarı XI. yüzyılda yeni bir güç olarak Büyük Selçukluların ortaya çıkışına kadar sürdü. Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey, 1055 yılında Bağdat’ı kurtararak halifeye dini itibarını iade etti. Bu olaydan sonra Abbasi Halifeleri, yarım asır kadar Selçukluların siyasi hakimiyetleri altında varlıklarını sürdürmüşlerdir.

Abbasi Devleti ve Türkler



] }


Liselere Giriş Sınavı (LGS)
5 Haziran 2022 Pazar

Temel Yeterlilik Sınavı (TYT)
18 Haziran 2022 Cumartesi

Alan Yeterlilik Sınavı (AYT)
19 Haziran 2022 Pazar