Merhaba sevgili 7. sınıf öğrencileri!
Bu ders notu, "7. Sınıf Demokrasi Serüveni Test 1" adlı testte karşılaştığınız konuları pekiştirmeniz ve demokrasi kavramını daha iyi anlamanız için hazırlandı. Demokrasi, sadece bir yönetim şekli değil, aynı zamanda bir yaşam biçimidir. Bu notlar sayesinde, demokrasinin tarihsel gelişimini, temel ilkelerini ve ülkemizdeki yansımalarını kapsamlı bir şekilde öğreneceksiniz. Hazırsanız, demokrasi serüvenine başlayalım!
Demokrasi Nedir?
- Demokrasi, halkın kendi kendini yönettiği bir yönetim biçimidir. Bu sistemde egemenlik, yani ülkeyi yönetme yetkisi millete aittir.
- Halk, yöneticilerini seçimler aracılığıyla belirler ve yönetimde söz sahibi olur.
Demokrasinin Tarihsel Gelişimi
1. Eski Yunan'da (Atina) Demokrasi
- Demokrasinin ilk örneklerinden biri Eski Yunan'daki Atina şehir devletinde görülmüştür.
- Atina'da vatandaşlar, "site" adı verilen şehir devletlerinin yönetimine ilişkin kararların alınmasına doğrudan katılır ve oy kullanırlardı. Bu durum, doğrudan demokrasi olarak adlandırılır.
- Kararların alındığı ve halkın toplandığı yerlere Agora denirdi.
- ⚠️ Dikkat: Atina'daki demokrasi uygulaması günümüzdeki demokrasiden farklıydı. Yönetime katılım oldukça sınırlıydı. Sadece özgür, Atina vatandaşı, yirmi yaşını doldurmuş ve erkek olan kişiler oy kullanabilirdi. Yabancılar, kadınlar ve köleler yönetimde söz sahibi değillerdi. Bu durum, Atina demokrasisinin katılım ve eşitlik ilkeleri açısından eksik olduğunu gösterir.
2. İlk Türk Devletlerinde Demokrasi İzleri
- Orta Asya'da kurulan ilk Türk devletlerinde de demokratik uygulamalara benzer özellikler bulunmaktaydı.
- Kurultay (veya Toy), devlet işlerinin görüşüldüğü, önemli kararların alındığı bir meclisti. Kağan'ın (hükümdarın) bile kararları Kurultay tarafından onaylanabilirdi veya reddedilebilirdi. Bu durum, Kağan'ın yetkilerinin sınırsız olmadığını gösterir.
- Kurultayda kararlar topluca görüşülür, farklı fikirler tartışılır ve uzman kişilere danışılırdı. Bu danışma kültürüne meşveret (şûra, istişare) denir. Bu, Kurultay'ın değişen düşüncelere açık olduğunu ve demokratik bir uygulama olduğunu gösterir.
3. Osmanlı Devleti'nde Demokratikleşme Adımları
- Osmanlı Devleti'nde doğrudan bir demokrasi olmasa da, demokratikleşme yolunda önemli adımlar atılmıştır.
- Şeyh Edebali'nin "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" öğüdü, insan odaklı bir yönetim anlayışının temelini oluşturmuştur.
- Halkın dinî inançlarında serbest olması, mahkemelerde adaletli davranılması, ayrımcılık yapılmaması gibi uygulamalar özgürlük ve eşitlik ilkeleriyle ilişkilidir.
- Enderun Mektebi'nde öğrencilerin ilgi ve yeteneklerine göre eğitim görmesi, bireysel farklılıklara değer verilmesi de demokratik eğitim modeline bir örnektir.
- Magna Carta (1215): İngiltere'de kralın yetkilerini sınırlayan ilk önemli belgedir. Demokrasi tarihinde hükümdar yetkilerinin kısıtlanması açısından önemli bir adımdır.
- Tanzimat Fermanı (1839): Bu fermanla, ırk ve din ayrımı gözetmeksizin tüm vatandaşların can, mal ve namusları devlet güvencesi altına alınmıştır. Bu madde, eşitlik ilkesinin önemli bir göstergesidir.
- Islahat Fermanı (1856): Müslümanlarla azınlıkların hakları eşit hâle getirilmiştir. Bu da eşitlik ilkesini pekiştiren bir adımdır.
- Kanuniesasi (1876): Osmanlı Devleti'nin ilk anayasasıdır. Anayasa, devletin temel kurallarını belirler ve yönetimi hukuka bağlar.
- I. Meşrutiyet (1876): Kanuniesasi'nin ilanıyla birlikte padişahın yanında bir meclis (Mebusan Meclisi) açılmış ve padişah ülkeyi meclisle birlikte yönetmeye başlamıştır. Bu, halkın yönetime katılımının ilk adımlarından biridir.
4. Türkiye Cumhuriyeti'nde Demokrasi
- Türk tarihinde halk egemenliğinin devlet yönetiminin temeline alındığı en önemli tarih 23 Nisan 1920'dir. Bu tarihte Büyük Millet Meclisi (TBMM) açılmıştır.
- Millî Egemenlik, ülkeyi yönetme yetkisinin kayıtsız şartsız millete ait olması demektir. Türkiye Cumhuriyeti'nin temel niteliklerinden biridir.
- Millî egemenliğin olduğu bir devlette:
- Halk, kendini yönetecek kişileri seçebilir.
- Seçimlerde kadın-erkek ayrımı yapılmaz, herkesin oy hakkı eşittir.
- Seçimlerde halka baskı uygulanmaz, özgür irade esastır.
- İnsan hakları yasalarla güvence altına alınmıştır.
- Devlet, halkın yararını düşünerek hizmet yapar.
- Toplumu oluşturan sınıflar arasında farklı haklar bulunmaz, herkes kanun önünde eşittir.
Demokrasinin Temel İlkeleri
- Millî Egemenlik: Yönetme yetkisinin millete ait olmasıdır. Halk, yöneticilerini seçerek bu yetkiyi kullanır.
- Katılım: Vatandaşların seçimlerde oy kullanarak, aday olarak, sivil toplum kuruluşları (dernek, vakıf vb.) kurarak veya bunlara katılarak ülke yönetimine aktif rol oynamasıdır.
- Eşitlik: Tüm vatandaşların kanunlar önünde eşit olması, ırk, din, dil, cinsiyet ayrımı yapılmaksızın aynı haklara sahip olmasıdır.
- Özgürlük: Bireylerin başkalarına zarar vermeden istedikleri gibi düşünme, konuşma, yaşama ve hareket etme hakkına sahip olmasıdır.
- Adalet: Herkese hak ettiğini vermek, hak ve hukuka uygun davranmaktır.
- Çoğulculuk ve Çoğunluk: Farklı düşüncelere, inançlara ve yaşam tarzlarına saygı duyulması (çoğulculuk) ve kararların genellikle çoğunluğun oylarıyla alınması (çoğunluk) demektir.
- 💡 İpucu: Laiklik ilkesi, devletin din ve vicdan özgürlüğünü güvence altına alması ve din işleriyle devlet işlerini birbirinden ayırmasıdır. Bu testte doğrudan bir soru olmasa da, demokrasiyle yakından ilişkili önemli bir ilkedir.
Demokrasi Uygulama Biçimleri
- Doğrudan Demokrasi: Halkın ülke yönetimine aracısız olarak, yani doğrudan katılmasıdır. Eski Atina'da görülen bu model, günümüzdeki kalabalık nüfuslu ülkelerde uygulanması oldukça zordur.
- Temsilî Demokrasi: Halkın, kendi adına karar alacak ve kendisini yönetecek temsilcileri (milletvekilleri, belediye başkanları vb.) seçimlerle belirlemesidir. Günümüzde çoğu demokratik ülke bu modeli kullanır. Halk, egemenlik hakkından vazgeçmez, sadece bu hakkı seçtiği temsilciler aracılığıyla kullanır.
Demokrasiyi Güçlendiren Unsurlar
- Sivil Toplum Kuruluşları (STK): Dernekler, vakıflar, sendikalar gibi kuruluşlar, vatandaşların ortak amaçlar doğrultusunda bir araya gelerek toplumsal sorunlara çözüm aramasına, kamuoyu oluşturmasına ve yönetimin kararlarında etkili olmasına olanak tanır. Bu, katılım ilkesini güçlendirir.
- İnsan Hakları: Her bireyin doğuştan sahip olduğu temel hak ve özgürlüklerdir. Demokrasilerde insan hakları yasalarla güvence altına alınır.
Sevgili öğrenciler, bu ders notu, demokrasi kavramının temel taşlarını anlamanıza yardımcı olacaktır. Unutmayın, demokrasi sadece bir ders konusu değil, aynı zamanda günlük hayatımızda da değerini bilmemiz gereken bir yaşam biçimidir. Başarılar dilerim!