8. Sınıf Lgs Mondros Ateşkes Antlaşması Test 2

Soru 10 / 13

Merhaba Sevgili 8. Sınıf Öğrencileri,

LGS maratonunda önemli bir dönemeç olan İnkılap Tarihi konularından "Mondros Ateşkes Antlaşması" ve sonrasındaki gelişmeleri kapsayan bu test, konuya ne kadar hakim olduğunuzu ölçmek için harika bir fırsat sunuyor. Bu ders notu, testte karşılaştığınız soruların temelini oluşturan tüm kritik bilgileri bir araya getirerek, sınav öncesi son tekrarınızı yapmanıza yardımcı olacak.

Bu ders notunda, Mondros Ateşkes Antlaşması'nın neden imzalandığından, hangi maddelerinin ne anlama geldiğine, Osmanlı Devleti ve Türk milleti üzerindeki etkilerinden, Mustafa Kemal Paşa'nın bu sürece bakışına ve İtilaf Devletleri arasındaki anlaşmazlıklara kadar birçok önemli konuyu bulacaksınız. Hazırsanız, konuyu derinlemesine incelemeye başlayalım!

I. Mondros Ateşkes Antlaşması'nın İmzalanma Nedenleri

  • Osmanlı'nın Müttefiklerinin Durumu: I. Dünya Savaşı'nda Osmanlı Devleti'nin yanında yer alan Bulgaristan'ın savaştan çekilmesiyle Almanya ile olan kara bağlantısı kesildi. Bu durum, Osmanlı'nın dış destek alma imkanını ortadan kaldırdı.
  • Askeri Başarısızlıklar ve Tükenmişlik: Osmanlı orduları, özellikle Filistin ve Suriye cephelerinde ağır yenilgiler alarak Anadolu sınırlarına kadar geri çekilmek zorunda kaldı. Uzun süren savaşlar nedeniyle asker ve mühimmat açısından büyük kayıplar yaşanmıştı.
  • Wilson İlkeleri'nin Etkisi: ABD Başkanı Wilson'ın yayımladığı ilkeler, yenilen devletlerden toprak alınmayacağı, ulusların kendi kaderlerini tayin edeceği gibi maddeler içeriyordu. Osmanlı yönetimi, bu ilkelerin barış antlaşmalarında uygulanacağını düşünerek daha hafif şartlarla savaştan çekilebileceğini umuyordu.
  • Savaşın Genel Gidişatı: İtilaf Devletleri'nin genel olarak savaşı kazanmaya yakın olması ve Osmanlı'nın daha fazla direnecek gücünün kalmaması, ateşkesi zorunlu kıldı.

💡 İpucu: Wilson İlkeleri, Osmanlı yöneticileri için bir umut ışığı gibi görünse de, İtilaf Devletleri bu ilkeleri kendi çıkarlarına göre yorumlayarak uygulamamıştır. Bu durum, Mondros'un ağır şartlarının ortaya çıkmasında etkili olmuştur.

II. Mondros Ateşkes Antlaşması'nın Önemli Maddeleri ve Yorumları

30 Ekim 1918'de Limni Adası'nın Mondros Limanı'nda imzalanan bu antlaşma, Osmanlı Devleti için bir felaket niteliğindeydi. İşte en kritik maddeleri:

  • Madde 7: "İtilaf Devletleri güvenliklerini tehdit edecek bir durum ortaya çıkarsa, herhangi bir stratejik noktayı işgal edebilecektir."
    • Bu madde, antlaşmanın en tehlikeli maddesidir. İtilaf Devletleri'ne Anadolu'nun herhangi bir yerini işgal etme yetkisi vermiştir.
    • İşgaller için hukuki zemin hazırlamış, Osmanlı Devleti'nin egemenlik haklarını tamamen yok saymıştır.
    • İşgallerin başlamasına ve yayılmasına neden olmuştur.
  • Madde 24: "Doğu Anadolu'da altı ilde (Vilayet-i Sitte: Erzurum, Van, Harput, Diyarbakır, Sivas, Bitlis) karışıklık çıkarsa, İtilaf Devletleri bu illeri işgal edebilecektir."
    • Bu madde, Doğu Anadolu'da bir Ermeni devleti kurma amacını taşımaktadır.
    • Bölgedeki Türk varlığını tehdit etmiştir.
  • Askeri Hükümler:
    • Osmanlı ordusu terhis edilecek, silah ve cephane İtilaf Devletleri'ne teslim edilecektir.
    • Osmanlı'yı savunmasız bırakarak, işgallere karşı direnişi engellemeyi amaçlamıştır.
    • Halkın olası bir direnişini bastırmak için önemli bir adımdır.
  • Ulaşım ve Haberleşme Hükümleri:
    • Demiryolları, limanlar, tüneller (Toros Tünelleri), telgraf ve telefon hatları İtilaf Devletleri'nin denetimine bırakılacaktır.
    • Bu maddeler, İtilaf Devletleri'nin işgalleri kolaylaştırmasını, askeri ve lojistik hareketliliğini sağlamasını amaçlamıştır.
    • Halkın işgallere karşı örgütlenmesini ve haberleşmesini engellemeyi hedeflemiştir.
  • Diğer Önemli Maddeler:
    • Çanakkale ve İstanbul Boğazları açılacak, buradaki istihkamlar İtilaf Devletleri'nce işgal olunacaktır. (Boğazlar üzerindeki Osmanlı egemenliği sona ermiştir.)
    • İtilaf Devletleri'nin elindeki Türk esirler serbest bırakılmayacak, ancak Osmanlı'nın elindeki İtilaf esirleri serbest bırakılacaktır. (Uluslararası denklik ilkesine aykırıdır.)

⚠️ Dikkat: Mondros Ateşkes Antlaşması ile Osmanlı Devleti hukuken değil, fiilen sona ermiştir. Hukuken sona ermesi, saltanatın kaldırılması ile gerçekleşecektir.

III. Mondros Ateşkes Antlaşması'nın Sonuçları ve Etkileri

  • Fiili İşgallerin Başlaması: Antlaşmanın imzalanmasının hemen ardından İtilaf Devletleri, başta 7. maddeye dayanarak Anadolu'nun çeşitli yerlerini işgal etmeye başlamıştır.
    • İngilizler: Musul, Urfa, Antep, Maraş, Batum.
    • Fransızlar: Adana, Mersin, Dörtyol, Zonguldak.
    • İtalyanlar: Antalya, Burdur, Konya, Muğla.
    • Yunanlılar: Paris Barış Konferansı kararıyla İzmir ve çevresi (15 Mayıs 1919).
  • Osmanlı Hükümeti'nin Teslimiyetçi Tutumu: İstanbul Hükümeti, işgaller karşısında çoğu zaman sessiz kalmış, hatta halka direniş göstermemeleri yönünde çağrılarda bulunmuştur. Bu durum, halkın hükümete olan güvenini sarsmıştır.
  • Milli Mücadele Ruhunun Doğuşu: İşgaller ve İstanbul Hükümeti'nin acizliği karşısında Türk milleti, kendi vatanını savunma ihtiyacı hissetmiştir. Bu durum, bölgesel direniş örgütleri olan Kuva-yi Milliye'nin doğmasına ve milli bilincin uyanmasına neden olmuştur.
  • Milli Bilincin Uyanması: Özellikle İzmir'in Yunanlılar tarafından işgali, tüm yurtta büyük tepkilere yol açmış ve milli bilincin uyanmasında önemli bir dönüm noktası olmuştur.

IV. Mustafa Kemal Paşa'nın Mondros'a Bakışı ve İlk Tepkileri

  • Mondros'u Değerlendirmesi: Mustafa Kemal Paşa, Mondros Ateşkes Antlaşması'nı "Osmanlı'nın müttefikleriyle beraber sürüklendiği acı mağlubiyetin yüz kızartacak bir sonucudur. Bu ateşkes maddeleri, Türk topraklarını yabancıların işgaline sunmuştur." şeklinde yorumlamıştır. Bu sözler, antlaşmanın vatanın bağımsızlığına yönelik büyük bir tehdit olduğunu açıkça göstermektedir.
  • İstanbul'daki Girişimleri: Mondros sonrası İstanbul'a gelen Mustafa Kemal, ülkeyi kurtarmak için siyasi ve askeri tedbirler düşünmüştür. Hükümet kurma çabaları, Harbiye Nazırı olma isteği gibi girişimlerde bulunmuştur. Amacı, mevcut hükümetin teslimiyetçi tutumuna karşı durarak ülkeyi daha aktif bir şekilde yönetmektir.
  • Halktan Beklentileri: Mustafa Kemal, Türk milletinin "artık kendi haklarını kendisinin araması ve müdafaa etmesi" gerektiğini vurgulamıştır. Bu, halkın mücadeleci ve kararlı bir tutum sergilemesini, milli iradeyi ortaya koymasını istediğini göstermektedir. O, milletin bağımsızlık mücadelesini kendi elleriyle vermesi gerektiğine inanmıştır.

V. Paris Barış Konferansı ve İtilaf Devletleri Arasındaki Anlaşmazlıklar

  • Konferansın Amacı: I. Dünya Savaşı'nın galip devletlerinin katılımıyla 18 Ocak 1919'da toplanan Paris Barış Konferansı, yenilen devletlerle imzalanacak barış antlaşmalarının şartlarını belirlemek ve Avrupa'nın yeni sınırlarını çizmek amacıyla düzenlenmiştir.
  • İtilaf Devletleri Arasındaki Çıkar Çatışmaları: Konferansta, İtilaf Devletleri arasında özellikle Osmanlı topraklarının paylaşımı konusunda ciddi görüş ayrılıkları yaşanmıştır.
    • Özellikle Batı Anadolu'nun (İzmir ve çevresi) daha önce gizli antlaşmalarla İtalya'ya vaat edilmesine rağmen, İngiltere'nin Akdeniz'de güçlü bir İtalya istememesi nedeniyle Yunanistan'a verilmesi kararı, İtalya'nın tepkisine yol açmıştır.
    • Bu durum, İtilaf Devletleri'nin aslında ortak bir amaçtan ziyade kendi ulusal çıkarlarını gözettiğini açıkça ortaya koymuştur.
  • Gizli Antlaşmaların Akıbeti: Konferans, I. Dünya Savaşı sırasında yapılan gizli antlaşmaların birçoğunun uygulanmasında sorunlar yaşandığını göstermiştir. Özellikle Rusya'nın savaştan çekilmesiyle bu antlaşmaların bir kısmı geçersiz hale gelmiş, kalanları ise İtilaf Devletleri'nin yeni çıkarları doğrultusunda yeniden şekillendirilmiştir.
  • Osmanlı ile Barışın Gecikmesi: İtilaf Devletleri arasındaki bu anlaşmazlıklar, Osmanlı Devleti ile yapılacak barış antlaşmasının (Sevr Antlaşması) diğer devletlerle yapılan antlaşmalara göre çok daha geç imzalanmasına neden olmuştur.

💡 İpucu: Paris Barış Konferansı, İtilaf Devletleri'nin savaş sırasındaki "birlik ve beraberlik" görüntüsünün aslında çıkar çatışmalarıyla dolu olduğunu kanıtlamıştır. Bu anlaşmazlıklar, Milli Mücadele döneminde Türk tarafının lehine kullanılabilecek diplomatik fırsatlar yaratmıştır.

Sevgili öğrenciler, Mondros Ateşkes Antlaşması, Türk tarihinde bir dönüm noktasıdır. Bu antlaşmanın maddelerini, nedenlerini ve sonuçlarını iyi anlamak, Milli Mücadele'nin neden başladığını ve nasıl geliştiğini kavramak için hayati öneme sahiptir. Bu ders notunu dikkatlice tekrar ederek LGS'de başarıya bir adım daha yaklaşabilirsiniz. Başarılar dilerim!

  • Cevaplanan
  • Aktif
  • Boş