Verilen soruda, hangi cümlede abartma sanatının bulunduğunu bulmamız istenmektedir. Abartma (mübalağa), bir durumu, olayı veya özelliği olduğundan çok daha büyük, çok daha küçük, çok daha fazla veya çok daha az göstererek anlatma sanatıdır.
- A) Nermin teyzemin yaptığı sarmalar kalem gibiydi.
Bu cümlede sarmaların inceliği kaleme benzetilmiştir. Bu bir benzetme (teşbih) sanatıdır. Sarmaların ince olması mümkündür ve bu benzetme, inceliği vurgulamak için yapılmıştır, abartma değildir.
- B) O kadar yorgunum ki saatlerce uyuyabilirim.
Bu cümlede kişinin çok yorgun olduğu ifade edilmiştir. Çok yorgun birinin saatlerce uyuyabilme isteği veya potansiyeli gerçekçi bir durumdur. Bu, yoğun bir duyguyu ifade etme şeklidir, abartma içermez.
- C) Yağmur usul usul baharın şarkısını söylüyor.
Bu cümlede yağmura "şarkı söyleme" gibi insana ait bir özellik yüklenmiştir. Bu bir kişileştirme (teşhis) sanatıdır. Yağmurun sesi, baharın gelişiyle ilişkilendirilerek şiirsel bir ifade kullanılmıştır, abartma değildir.
- D) Diyet yapan kız, bir deri bir kemik kalmış.
Bu cümlede diyet yapan kızın çok zayıfladığı "bir deri bir kemik kalmak" ifadesiyle anlatılmıştır. Bu ifade, gerçekte bir insanın sadece deriden ve kemikten ibaret olamayacağı, ancak aşırı derecede zayıfladığını vurgulamak için kullanılan bir abartmadır. Kızın zayıflığı, olduğundan çok daha ileri bir seviyede gösterilerek okuyucunun zihninde güçlü bir etki yaratılmak istenmiştir.
Bu analizlere göre, "bir deri bir kemik kalmak" ifadesi, gerçek dışı bir inceliği vurgulayarak abartma sanatını içermektedir.
Cevap D seçeneğidir.